Silivri Evde Masaj Hizmeti

Silivri Evde Masaj

Düşlerinde o her süre ne söyleyeceÄŸini bili vcrdi fakat gerçekte kendisini çok daha az ifade edebiliyordu ve onun yüzüne bakmaktan baÅŸka bir ÅŸey yapamıyordu. Silivri Evde Masaj Nefessiz kalmıştı – kelimenin tam anlamıyla nefes alamıyorum, diye düşündü. Gülünç, bunun hep bir metafor bulunduÄŸunu düşünmüştü. Nefessiz. Nefessiz. “Sanırım hayır, ” dedi Turner.

Miranda zihninde birbirini kovalayan düşüncelerinin karmaÅŸası içerisinde onu zorlukla iÅŸitebiliyordu. Silivri Evde Masaj  KoÅŸup kaçmalıydı, fakat donakalmıştı, bunu yapmamalıydı ama yapmak istiyordu, minimumından yapmak istediÄŸini zannediyordu – on yaşından beri bunu istediÄŸinden ne olursa olsun emindi. Aslında, istediÄŸinin tam olarak ne iÅŸe yaradığını da bilmiyordu ve –

Silivri Evde Masaj

Turner’ın dudakları onunkilere deÄŸdi. “mükemmel, ” diye mırıldandı Turner. Genç kızın yanağı boyunca baÅŸtan çıkarıcı öpücükler kondurarak çene çizgisine kadar indi. Silivri Evde Masaj  Aden bu olmalıydı. Bu Miranda’nın daha önce hiç tatmadığı bir ÅŸeydi. İçinde bir kıpırdanma olmuÅŸtu, garip bir gerilme ve sonrasında tekrar salıverilme.

Ne yapması gerektiÄŸini bilmiyordu, bu yüzden Turner’ın yanakları elmacık kemikleri ve sonra dudakları boyunca kondurduÄŸu öpücükleri kabullenerek orada öylece durdu. “AÄŸzını aç, ” diye emretti Turner, Miranda itaat etti çünkü karşısındaki Turner’dı ve kendisi de bunu istiyordu. Aslına bakarsanız hep istememiÅŸ miydi?

Turner’ın dili derinlere indi ve onu kendine doÄŸru çekti. Parmakları da, dudakları da daha fazlasını istiyordu. Birden Miranda bunun yanlış olduÄŸunu fark etti, senelerdir düşlemiÅŸ olduÄŸu an bu an deÄŸildi. Turner onu istemiyordu. Kendisini niçin öptüğünü bilmiyordu fakat Turner’ın onu istemediÄŸine ve mutlaka onu sevmediÄŸine emindi. Bu öpüşte aslabir sevgi ve ÅŸefkat yoktu.

“Sen de beni öp, kahretsin, ” diye homurdandı Turner ve yeni bir hamleyle dudaklarını onunkilerin üzerine bastırdı. Bu ÅŸiddetti, bu sinirlendirici bir ÅŸeydi ve Miranda korkmaya baÅŸlamıştı. “Hayır, ” demeye çalıştı fakat sesi Turner’ın aÄŸzının içinde kayboluyordu. Turner’ın eli iyi mi olduysa aÅŸağılara inmiÅŸ, en mahrem yerlerini mıncıklıyor ve iyice kendine doÄŸru çekiyordu. Miranda bunun iyi mi bir ÅŸey olduÄŸunu anlayamıyordu; aynı anda hem istemek, hem de istememek, başını döndürürken bir yandan da korkutmak ve kendisinin de onu hem sevmesi, bununla beraber nefret etmesi.